Aynı vakitte Utrecht kentinde Polis Teşkilatında Komiser olan Van Renswoude, NRC gazetesine verdiği röportajda, çeşitliliğin polis memurlarının görünümüyle ilgili bu vakte uygun olduğu kanısını taşıdığını söz etti.
Polis teşkilatında yıllardır argüman olarak geçerli olan tekdüzeliğin tarafsızlığı temsil ettiğine dikkati çeken van Renswoude, “Günümüzün çok çeşitli ve kutuplaşan toplumunda bu tekdüzelik birçok kümenin gözünde tarafsız değil ve hükümet otoritesinin çok daha az kabul gören bir göstergesidir. Polis teşkilatının tarafsızlığının güçlendirilmesi tam da yaşadığımız bu vakitte çok kıymetli.” değerlendirmesinde bulundu.
Van Renswoude, bir polis memurunun vazife esnasında başörtüsü yahut başka dini sembolleri kullanabilmesinin mümkün hale getirilmesi gerektiğini vurgulayarak, bu biçimde polis teşkilatının herkesin ve herkese ilişkin bir teşkilat olduğunu gerçek manada göstermiş olacağını tabir etti.
Nihai kararı siyasetçiler verse bile polis teşkilatının bu mevzuda bir durum belirlemesi gerektiğini belirten van Renswoude, bir küme uzmanla bir ortaya gelerek husus üzerinde istişare yapmak istediğini kaydetti.
Görev başında dini semboller yasak
Hollanda’da bir polis memurunun misyon başında dini semboller taşımasına yahut giymesine müsaade verilmiyor.
Dünya genelinde yalnızca İskoçya ve Yeni Zelanda’da polis teşkilatında misyon başında dini semboller yahut giysi yasağı bulunmuyor.
Hollanda Adalet ve Güvenlik Bakanı Dilan Yeşilgöz, martta Meclise yazdığı mektupta, polis üniformasının tartışmaya açık olmadığını, polisin devletin bir temsilcisi olarak büsbütün tarafsız olması gerektiğini savunmuştu.
Hollanda Ayrımcılık ve Irkçılıkla Gayret Ulusal Koordinatörü Rabin Baldewsingh ise 2 ay evvel yaptığı açıklamada, hükümetin tarafsızlık argümanına katılmadığını bildirmiş, polis teşkilatında dini sembollerin kullanılmasının, hükümetin profesyonelliğini ve tarafsızlığını azaltmayacağını belirtmişti.